Ev > Haberler > Endüstri Haberleri

Hindistan'ın güneş enerjisi tesisi dünyada birinci sıraya çıkacak!

2023-10-23

ABD Enerji Bilgi İdaresi (EIA), ABD hükümetinin sorumlu bir koludur.küresel enerji endüstrisi araştırması için. Ajansın yayınladığı son Uluslararası Enerji Görünümü raporu, Hindistan'ın güneş enerjisi kurulu kapasitesinin 2050 yılına kadar dünyaya hakim olacağını öngörüyor.

EIA, 2050 yılındaki küresel enerji yapısını öngören bir dizi yıllık yayının sonuncusu olan raporu bu hafta başında yayınladı. Rapor, küresel sıfır karbon teknolojisinin uygulanmasına ve bu geçişle ilişkili maliyetlere ilişkin bazı senaryoları simüle ediyor.

EIA, beklentilerinin ABD enerji endüstrisi üzerinde derin etkisi olan Enflasyonu Azaltma Yasası gibi geçirilmiş olabilecek önemli yasa veya düzenlemeleri dikkate almadığına dikkat çekti. Ancak rapor, güneş enerjisi sektörünün önümüzdeki yıllarda bekleyebileceği değişiklikleri yansıtmak açısından oldukça yararlı bir araç olmaya devam ediyor.

Hindistan güneş enerjisi sektörüne liderlik edecek

Raporun en çarpıcı sonucu, EIA'nın 2050 yılına kadar küresel güneş enerjisi endüstrisinin artık mevcut endüstri devleri Çin ve ABD'nin değil, Hindistan'ın hakimiyetinde olacağını öngörmesi olabilir. Bu rakamlar, ÇED'in "Yıllık Enerji Görünümü" belge serisi için yaptığı tahmin olan ÇED'in "referans" senaryosundan gelmektedir. ÇED, bunun "geleceğe yönelik en olası tahmin" olmadığını, politika veya teknolojik değişikliklerin etkisini tahmin etmek için bir temel olduğunu kabul ediyor

Raporun en çarpıcı sonucu, EIA'nın 2050 yılına kadar küresel güneş enerjisi endüstrisinin artık mevcut endüstri devleri Çin ve ABD'nin değil, Hindistan'ın hakimiyetinde olacağını öngörmesi olabilir. Bu rakamlar, ÇED'in "Yıllık Enerji Görünümü" belge serisi için yaptığı tahmin olan ÇED'in "referans" senaryosundan gelmektedir. ÇED, bunun "geleceğe yönelik en olası tahmin" olmadığını, politika veya teknolojik değişikliklerin etkisini tahmin etmek için bir temel olduğunu kabul ediyor

Güneş enerjisi aynı zamanda Hindistan'ın yerel enerji yapısına da hakim olacak. IEA verilerine göre Hindistan'ın güneş enerjisi kurulu kapasitesi 2022'den 2050'ye kadar yıllık ortalama %11,3 oranında artarak diğer tüm ülkeleri geride bırakacak. Buna karşılık Hindistan'ın akaryakıt üretimi yıllık %11,4 oranında azaldı. Bu, Hindistan'ın önümüzdeki yıllarda yalnızca güneş enerjisi kapasitesine yoğun yatırım yapmakla kalmayıp aynı zamanda tarihsel olarak yüksek verimli petrol ve gaz sektörlerinden de yatırım çekebileceğini gösteriyor.

İncelenen tüm ülkeler arasında güneş enerjisi üretiminin şaşırtıcı bir oranda artması bekleniyor. Afrika'da, güneş enerjisi kurulu kapasitesinin yıllık ortalama büyüme oranı %8,5 olup, bu, Afrika'daki jeotermal enerji üretiminde en yüksek büyüme oranına sahip olan ülkedir. 2050 yılına gelindiğinde Afrika güneş enerjisi sektörünün toplam kurulu gücünün 140GW'a ulaşması, jeotermal sektörünün ise kurulu gücünün ise sadece 8GW olması bekleniyor.

Benzer şekilde Avrupa, Avrasya ve Amerika Birleşik Devletleri'nde güneş enerjisi sektörlerinin yıllık ortalama büyüme oranları, jeotermal enerji üretimi ve pil enerji depolamasından sonra ikinci sırada yer alıyor. Bu durum, yeni enerji altyapısına yatırımın odak noktası farklılık gösterse de güneş enerjisinin birçok bölge için cazip bir yatırım seçeneği olduğunu gösteriyor.

EIA tahminlerine göre, 2050 yılına kadar Hindistan'ın güneş enerjisi kurulu kapasitesi, küresel güneş enerjisi kurulu kapasitesinin sekizde birinden fazlasını oluşturacak. Bu dönüşüm aynı zamanda küresel güneş enerjisi kurulu gücünün yoğunluğunun mevcut seviyeden daha düşük olacağını da gösteriyor. EIA'ya göre, 2022'de Çin, küresel 1,4TW güneş enerjisi kurulu kapasitesinin 4,2 GW'ını oluşturuyor ve tek başına küresel güneş enerjisi kurulu kapasitesinin neredeyse üçte birinden sorumlu.

Güneş enerjisi, düşük ve sıfır karbon maliyeti senaryosu altında gelişiyor

Rapor ayrıca 2050'den önce enerji dönüşümü için iki farklı maliyet senaryosu öngörüyor. Senaryolardan biri, dünyanın enerji yapısının karbondan arındırma maliyetinin daha yüksek olması ve bunun yenilenebilir enerjiye yönelik inovasyon ve yatırım olanaklarının azalmasına yol açması; Diğer senaryo ise tam tersi.

Geliştiriciler ve üreticiler, güneş modüllerinin dönüşüm verimliliğini artırmak için yeni teknolojilere ve üretim süreçlerine yatırım yapmaya devam ettikçe, bu durum özellikle güneş enerjisi alanında belirgindir. Bu nedenle, küresel güneş enerjisi sektörünün sürdürülebilir büyümesi, önemli miktarda mali yatırım gerektirir; yeni güneş enerjisi araştırma ve geliştirmelerinin maliyet etkin bir şekilde yürütülmesi, sektörün genişlemesinin ön koşuludur.

EIA raporu, düşük sıfır karbon maliyetleri altında küresel güneş enerjisi sektörünün kurulu kapasitesinin 5,9TW'a ulaşacağını, yüksek sıfır karbon maliyetleri altında ise bu rakamın yalnızca 3,3TW olacağını belirtiyor. Yüksek maliyet senaryosunda 550 GW, düşük maliyet senaryosunda ise 1,2TW beklenen kurulu kapasiteyle ABD'deki değişiklikler en belirgindir. Bu değişiklik, küresel kurulu kapasitenin yaklaşık beşte birini oluşturan ABD'deki güneş enerjisi kurulu kapasitesinin iki katından fazlasına eşdeğerdir.

Diğer önemli etkiler Afrika ve Hindistan'a da yansıyacak; Afrika'nın kurulu kapasitesi 93GW'tan 235GW'a, Hindistan'ın kurulu kapasitesi ise 877GW'tan 1,4TW'a çıkacak. Aynı zamanda her iki senaryoda da Çin'in küresel güneş enerjisi sektörüne katkısı nispeten değişmeden kalacak. Yüksek maliyet senaryosunda Çin'in kurulu gücü 847 GW, düşük maliyet senaryosunda ise Çin'in kurulu gücü 1,5TW olup, küresel toplam güneş enerjisi kurulu kapasitesinin yaklaşık dörtte birine karşılık gelmektedir.

Tüm enerji dönüşümü açısından belki de en cesaret verici şey, düşük maliyet senaryosunda beklenen büyümenin aynı zamanda fosil yakıt kurulu kapasitesinde de azalmaya yol açmasıdır. Yüksek maliyet senaryosunda fosil yakıt sektörünün kurulu gücünün 5,4 MW'a ulaşması beklenirken, düşük maliyet senaryosunda bu rakamın yaklaşık üçte bir oranında azalarak 3,7 MW'a gerilemesi bekleniyor. Bu, Hindistan'da beklendiği gibi güneş enerjisi sektörünün genişlemesinin, geleneksel enerji üretiminin finansmanını ve ilgisini değiştireceğini gösteriyor.

ÇED Direktörü Joe DeCarolis rapora eşlik eden bir açıklamada şunları söyledi: Yenilenebilir enerji, hızlı ekonomik büyüme ve artan elektrik talebi bağlamında en hızlı büyümenin gerçekleşmesiyle giderek daha uygun maliyetli bir elektrik kaynağı haline geldi. "DeCarolis ayrıca bu geçişin bir parçası olarak pil enerjisi depolamaya yatırım yapmanın öneminden de bahsetti. Etkili enerji depolama çözümleri geliştirmek, özellikle Çin ve ABD'de temiz enerjiye geçişin vazgeçilmez bir parçası.

DeCarolis şöyle devam etti: "2022'de pil enerjisi depolama, küresel elektrik kapasitesinin %1'inden azını oluşturacak." EIA, 2050 yılına kadar pil enerji depolama kapasitesinin küresel elektrik kapasitesinin %4 ila %9'una çıkacağını öngörüyor. “

We use cookies to offer you a better browsing experience, analyze site traffic and personalize content. By using this site, you agree to our use of cookies. Privacy Policy
Reject Accept